"Marmara'nın Ritmi" Programı Bursa'da Gerçekleştirildi
Marmara Bölgesi’nin dinamiklerini bütüncül bir bakış açısıyla ele almak ve bölgesel ritmi yakalamak amacıyla planlanan çok paydaşlı buluşmaların ilki, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Planlama Ajansı'nın ev sahipliğinde düzenlendi. Türkiye'nin en yoğun nüfuslu ve en dinamik bölgesi olan Marmara, yerel yönetimler başta olmak üzere akademi, sivil toplum kuruluşları ve özel sektör temsilcilerinin katılımıyla değerlendirildi. Program kapsamında mekânsal dinamiklere odaklanan panel ve ardından gerçekleştirilen çalıştay düzenlendi.
Bir yıl boyunca sürecek program kapsamında Marmara Bölgesi’nin farklı noktalarında beş ayrı buluşma düzenlenmesi planlanıyor. Bu buluşmalarda, bölgenin mekânsal, ekonomik, toplumsal, ekolojik ve kültürel dinamikleri ele alınacak. Program sonunda ise elde edilen çıktılar ve çağrı yoluyla toplanan yazılar bir yayında derlenecek.
Programın açılışı, Marmara Belediyeler Birliği (MBB) ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Genel Müdürü Oktay Kargül ve Bursa Planlama Ajansı adına İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanı Nazlı Yazgan tarafından yapıldı. Konuşmasında Bursa Planlama Ajansı bünyesinde yürütülen çalışmalardan bahseden Nazlı Yazgan, bölgesel planlamanın önemine vurgu yaptı. Oktay Kargül ise İstanbul’da toplanan bilgi ve deneyimin Marmara Bölgesi geneline aktarılmasının kritik olduğunu ifade etti. Başkan Mustafa Bozbey, planlama stratejilerinin Marmara’nın geneli ve komşu kentler düşünülerek yapılması gerektiğini belirtti ve Marmara’ya sahip çıkmanın ortak bir sorumluluk olduğunu vurguladı.
Programa, MBB ve Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra CHP Bursa Milletvekili Hasan Öztürk, Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı, Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz, MBB Genel Sekreteri M. Cemil Arslan, Bursa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Ergül Halisçelik, genel sekreter yardımcıları, daire başkanları, akademisyenler ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
“Marmara’yı Yaşanabilir Bir Bölge Haline Getirmeliyiz”
Türkiye nüfusunun üçte birini barındıran Marmara Bölgesi’nin yaşanabilirliğine dikkat çeken Başkan Bozbey, konuşmasında orman yangınları, iklim krizi ve su kaynaklarındaki azalmaya değinerek Marmara’nın korunmasının 30 milyon insanın ortak sorumluluğu olduğunu vurguladı. Bursa dahil birçok kentte yer altı su seviyelerinin kritik düzeylere indiğini belirten Bozbey, bu nedenle yapılacak planlama stratejilerinin hayati öneme sahip olduğunu ifade etti. İstanbul, Bursa, Tekirdağ ve Bilecik gibi şehirlerin Marmara Denizi, ulaşım ve ticaret ağlarıyla birbirine bağlı olduğunu, dolayısıyla bu kentlerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
“Marmara Bizimdir”
Marmara'nın yaşanabilir bir bölge haline gelmesi için doğaya saygılı, çevreyi kirletmeyen ve çocuklara nefes alacak alanlar sunan kentlerin inşa edilmesi gerektiğini belirten Bozbey, bu hedefe ulaşmak için tüm belediyelerin katkısının önemli olduğunu dile getirdi. “Marmara bizimdir” ifadesiyle, bölgeye sahip çıkmanın tüm paydaşların sorumluluğunda olduğunu yineledi. Bu kapsamda yürütülen çalışmaların çıktılarının, geleceğe daha hazırlıklı olunmasını sağlayacağını sözlerine ekledi.
Mekânsal Dinamikler Paneli ve Çalıştay
Moderatörlüğünü İstanbul Teknik Üniversitesi öğretim üyesi ve aynı zamanda Bursa Çevre Düzeni Planı Koordinatörü Prof. Dr. Fatih Terzi’nin yaptığı “Mekânsal Dinamikler” panelinde, İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ahu Gülümser, Bursa Teknik Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ebru Kamacı Karahan ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nden Orhan Demir sunumlar gerçekleştirdi.
Prof. Dr. Terzi, konuşmasında programın kapsamı ve amacını aktararak küresel eğilimler, bölgesel farklılıklar, uyumsuzluklar ve potansiyeller bağlamında Marmara’nın geleceğinde ortak akıl ve senkronizasyonun önemine değindi.
Prof. Dr. Ahu Gülümser, mekânsal yayılma, üretim merkezleri, kent içi yoğunluklar ve mekânsal baskılar gibi başlıklara değinerek, kırılganlıkların ve dönüşüm süreçlerinin geleceğe nasıl yön vereceğini değerlendirdi.
Doç. Dr. Ebru Kamacı Karahan ise konut, afet riski ve kent makroformları üzerine odaklandığı sunumunda, Bursa Eskişehir Bilecik Bölge Planı analizlerini paylaştı. Kentlerin afetlere karşı dirençli, katılımcı ve erişilebilir yapılara kavuşması için üç temel ilkeye dikkat çekti: katılım, direnç ve erişilebilirlik.
Panelin son konuşmacısı Orhan Demir, kentsel altyapı bağlamında ulaşım, su, atıksu ve katı atık yönetimine ilişkin mevcut durumu ve hedefleri verilerle ele aldı.
Programın ikinci bölümünde gerçekleştirilen çalıştayda ise Marmara Bölgesi’nin mekânsal, ekonomik, toplumsal, ekolojik ve kültürel dinamikleri yerel yönetim, akademi, özel sektör ve sivil toplum temsilcileriyle birlikte ele alındı. Katılımın yoğun olduğu çalıştayda öne çıkan başlıklar arasında iş birliği, koordinasyon, mevzuat düzenlemeleri, veri yönetimi, şeffaflık, planlama, eğitim ve bilinçlendirme yer aldı.