Göç ve Sosyal Uyum
Genellikle “insani hareketlilik” olarak tanımlanan göçün mesafesi, motivasyon unsuru, sınırları aşıp aşmadığı, süresi ve en önemlisi iradi veya zorunlu olması gibi boyutları çeşitli farklılıklar ve etkiler yaratmaktadır. Dünyada iradi göçler çoğunlukla olumlu çağrışımlar yapmakta ve yer yer teşvik edilmektedir. Öte yandan zorunlu göçler, öncelikle bir tehdit unsuru olarak algılanmakta ve travmalar yaratabilmektedir. Ülkemiz, geçmişten bugüne hemen her türlü göç hareketliliğini yoğun bir şekilde tecrübe etmiştir. 2018 yılı itibarıyla 4 milyonu aşkın olmak üzere, 2014 yılından bu yana dünyada en fazla mülteciyi barındıran Türkiye, iç insani hareketlilikte de yılda ortalama 2,5 milyon kişi ile dünyada en üst sıralarda yer almaktadır.
Artık dünyanın hemen her yerinde kent mültecileri haline gelen mültecilere hizmet veren yerel yönetimlerin yerel uyum süreçleri için güçlendirilmesi, küresel gündemin de işaret ettiği hedefler arasında yer almaktadır. Çok yönlü, sürdürülebilir ve toplumsal kesimlerin tamamını kapsayan bir sosyal uyum ortamının oluşabilmesi için yerel düzeyde, sosyal yardım anlayışından ziyade, mültecilerin kendi ayakları üzerinde durabilmelerine zemin oluşturacak sosyal, ekonomik, idari ve yasal yapılar ve politikalar oluşturulması önem arz etmektedir. Göçmen ve mültecilerin kente aidiyetlerini güçlendirebilmek adına özellikle eğitim, istihdam, ev sahibi ülkenin dilinin öğrenilmesi gibi sosyal uyumun mihenk taşı olan alanlarda şehirler ve yerel yönetimler önemli roller üstlenmektedir.
Sosyal uyum, daha mutlu ve başarılı bireylerden oluşan toplumlara, toplumsal huzur ve güvene, ekonomik gelişmeye giden yolda en önemli araçlardan biridir. Kentlerde çeşitliliklere yer veren, çok kültürlü ve kapsayıcı bir toplumsal uyum ortamı sağlayabilmek için yerel yönetimlere önemli görevler düşmektedir. Marmara Belediyeler Birliği de Marmara Bölgesi’ndeki yerel yönetimler nezdinde göç ve sosyal uyum konusunda bilinç oluşturmak, bilgi ve tecrübe paylaşımına zemin hazırlamak, iyi uygulamaları yaygınlaştırmak ve işbirliği ağları oluşturmak amacıyla çeşitli faaliyetler yürütmektedir. Bu maksatla 2015 yılında Marmara Belediyeler Birliği bünyesinde kurulan Göç Politikaları Merkezi, göçü, evrensel insan hakları ekseninde, göçmen ve ev sahibi topluluklar için ortak faydaya dönüştürmeye yönelik çalışmalar yapmaktadır. Göç, iltica, uyum, kente aidiyet, hak ve hizmetlere erişim gibi belediyelerin hizmet alanını da kapsayan konularda belediyelerin kurumsal kapasitelerini güçlendirici faaliyetler yürütülmektedir. Yerel, ulusal ve küresel gelişmeler takip edilerek ulusal ve bağlı olunan uluslararası mevzuatla uyumlu yerel politikalar geliştirilmesine katkı sağlanmaktadır.